Fahrettin Yokuş: Torba Değil Çorba Yasa
Türk Büro Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş'un torba yasa hakkındaki yazısı
Bu haftaki yazımda Türk Büro-Sen’in 25 Aralık 2010 günü Ankara’da yapılan Şube Başkanları İstişare Toplantısının Sonuç Bildirisine yer veriyorum:
Hükümet geçmiş dönemlerde toplu görüşmelerde mutabakata varılan birçok konu hakkında hala kanuni düzenlemeleri yapmadığı, imza altına almış olduğu hükümleri hayata geçirmediği halde; konunun tarafı olan sendikalardan görüş almadan yapmayı hedeflediği 657 sayılı kanunda ki değişikliklerde, kamunun işleyişini kördüğüm haline getirmeyi planlamaktadır.
24 saati devamlılık arz eden hizmetlerde çalışan memurların, çalışma saat ve şekillerinin belirlenmesi için, Devlet Personel Başkanlığı’nın muvafakat vermesi zorunluluğunu kaldırılarak, yetkinin kurumlara verilmesi ile esnek çalışmanın önü açılmaktadır. Esnek çalışma sistemi, hükümetin devleti bir ticarethane olarak görme eğiliminin tezahürüdür.
Bilindiği gibi, 8 yıllık AKP döneminde devletin asli ve sürekli görevleri taşeronlar eliyle yürütülmesinin önü açılmış ve taşeronlaşma had safhaya çıkarılmıştır. Mevcut hükümet iş başına geldiğinde sözleşmeli 4/B statüsünün yaygınlaştırılarak, adeta kölelik sistemi kurulmaya çalışılmaktadır. Hükümet, Anayasa’daki “Devlet hizmetleri, devlet memurları eli ile yürütülür” hükmünü hiçe saymaktadır.
4/C statüsünde çalışan personelin sıkıntıları hala çözülmemiş, TBMM’de 4/C statüsünde çalışan personel ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personel arasındaki ücret ve diğer haklar konusunda adaletsizlik devam etmektedir.
Kamu çalışanlarının aleyhine pek çok hüküm içeren torba kanun tasarısında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. maddesinin f bendinde belirtilen “amirlerine ve mahiyetindekilere fiili tecavüzde bulunmak” hükmüne “iş sahiplerine tecavüzde bulunmak” fiilide eklenerek, memur hakkında iş sahiplerinin asılsız şikayet ve müracaatlarının önü açılmaktadır.
Hükümet, yapmış olduğu bazı düzenlemelerle hem mevcut yasaları yok saymış, yetkili sendikaları bay pas ederek bazı kadro ve unvanlarda ücret artışı yapmıştır. Yapılan bu düzenlemeler, emsal memurlar arasında var olan ücret farklılıkların daha da derinleşmesine neden olmuştur.
Sekiz yıllık AKP iktidarı döneminde kamuda ayrımcılık, baskı, kadrolaşma, sürgün ve kıyımlar had safhaya ulaşmıştır. Memurları hükümet memuru haline getirme çabaları süratle devam etmiştir. Siyasi iktidarın il, ilçe başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları vasıtasıyla gerek mülki idare üzerinde gerekse de en üst amirinden hizmetliye kadar, tehdit ve baskıyla, “Benim memurum-senin memurun” ayrımı yapılmış; hükümete paralel düşünmeyen herkes ötekileştirilmiştir.
Yapılacak düzenlemede öngörülen ve dikkatlerden kaçırılmaya çalışılan bir diğer önemli husus ise; yasaklanmış her türlü yayını görev yerinde bulundurmak yasağının kaldırılmasıdır. Böylece, kamu kurum ve kuruluşları adeta yasaklanmış yayınların saklandığı yerler olmasının önü açılmaktadır.
Torba Kanun Tasarısı, kamuoyunda, konunun taraflarının da görüşleri alınarak etraflıca tartışılmalı, oldu bittiye getirilmemelidir. Kamu düzeninin temeline dinamit koyacak düzenlemeler, hem kamu çalışanları hem de vatandaşlar için kaosa neden olacaktır.”
Kaynak: http://www.haber50.com/torba-degil-corba-yasa--4688yy.htm
Haberimizi Paylaşmak için aşağıdaki butonları kullanabilirsiniz.
0 yorum:
Yorum Gönder
Değerli ziyaretçilerimiz sitemizde yorumlarınızın yayınlanabilmesi için yapılan yorumların konu ne olursa olsun hakaret veya beddua içermemesi gerekmektedir. Bu tarz söylemler cevap hakkı doğurmakta sitemizi zan altında bırakmaktadır. Kesinlikle hakaret veya beddua içeren yorumlar yayınlanmıyacaktır. Yorum yayınlanma süresi 1 saat ile 1 gün arasında değişmektedir.