657 SAYILI YASA DEĞİŞİKLİĞİ TASLAĞINDA ŞEYTANİ TUZAKLAR VAR
Türk Enerji-Sen Ege Şube Başkanı Recep ÇAKMAK'ın basın açıklamasının metnine aşağıda yer verilmiştir.
Kamu Çalışanları sendikaları ile Hükümet temsilcileri arasında Toplu Görüşmeler esnasında mutabakat altına alınan ve kanuni düzenleme gerektiren bazı talepler 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda yapılması planlanan değişiklik ile ortaya çıkmıştır. Memur Sendikalarının mutabakata vardıkları ve değişiklik taslağında yer alan taleplerinin bazıları şunlardır: 1- İl dışına çıkış yasağının ve yasaklanmış yayın bulundurulması yasağının kaldırılması, 2- Disiplin cezalarına itirazın düzenlenmesi, 3- Hamile memurların ve özürlülerin çalışma şartlarının düzenlenmesi, 4- Babalık izni, özür izni, refakat izni, evlilik ve ölüm izninin yeniden düzenlenmesi, 5- Sendika üyesi memura 3 ayda bir 30,9 TL Toplu görüşme ödeneği verilmesi, 6- Emekli yolluğunun 500 TL’den 750 TL’ye çıkarılması, 7- KİT personelinin sendika hakkını kısıtlayan ancak uygulanmayan 399 sayılı KHK’daki maddenin iptali, 8- İtfaiye personelinin genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmesi, 9- Kamu personeli bilgi sisteminin oluşturulması, 10- Hizmet içi eğitimin yeniden düzenlenmesi, Bu taleplerin insani açıdan, toplumsal değerler açısından herhangi bir yanlış tarafı yoktur. Uygulamaya koyulması tüm kamu çalışanlarını rahatlatacak düzenlemelerdir. Çoğunun da fiiliyatta uygulanma şansı olmayan kısıtlamaları kaldıran düzenlemelerdir. Bu düzenlemeleri yapmak üzere Hükümet kanadı 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda bir düzenleme yapmaya karar verir, bir değişiklik taslağı hazırlar. İşte tam da bu sırada şeytan devreye girer. 2-3 gün önce Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda Devlet Bakanı Sayın Ali BABACAN’ın dile getirdiği “esnek çalışma sistemi, özel sektörden kamuya personel transferi” gibi İMF nin yıllardır yapılmasını beklediği düzenlemeler 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu değişiklik tasarısının içerisine sızıverir. Şeytan bunun neresinde demeyin; iktidarı ele geçiren siyasi partiler yaşına, deneyimine bakmaksızın istediği yandaşını özel sektörden Devlete yüksek maaşlarla Müsteşar, Genel Müdür, Genel Müdür yardımcısı olarak transfer edecek ve üstelik iki yıllık iktidarda kalsalar dahi bu memurlar özel sektörde geçen hizmetlerini de Devlette geçmiş gibi saydıracaklarından ortaya bir Hükümet Memurları, kıyak emekliler zümresi çıkacaktır. Ayrıca tüm devlet dairelerine yandaşlar uzman kadrosu ile sınavsız alınacak, bir yüksek maaşlı, ayrıcalıklı ve yandaş kadro da böylelikle yaratılmış olacaktır. Memurlarda sicil, başarı, liyakat gibi ölçü sistemleri kaldırılacak, en iyi yalakalık yapanlar, terfi ettirilecek, diğer memurlar ise maraba konumunda, bu yandaş kadroların insafına terk edilecektir. Tüm disiplin cezaları arttırılacak, memurluktan çıkarma işlemi kolaylaştırılacaktır. Daha önce yargı yoluna başvurulabilen Aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması hallerinde yargıya başvurma yolu kapanmış olacaktır.
Devlet memurlarına yeni bir amir daha getirilmektedir. Herhangi bir vatandaş, herhangi bir kamu kuruluşunda çalışan memurun kendisine kötü davrandığını iddia etmesi halinde, (ki bu büyük olasılıkla iktidar partisinin yandaşlarınca kolaylıkla başvurulacak bir yöntemdir) devlet memuru işten atılabilecektir. Memurlar esnek çalışma sistemi gereğince işyerine bağlı olmaksızın, belirlenen çalışma saatlerine uymaksızın vakitlerinin büyük bölümünü işyeri dışında geçirebilecekmiş. Yani iktidar yandaşı olan dilediği kadar maaş alacak, istediği saatlerde veya günlerde işe gidip gelecek, onların emrine verilen diğer memurlar ise kart basarak, belirlenen saatlerde işyerinde olmak zorunda kalacaktır. İktidar yandaşı olmayı özendiren bu sistem sayesinde memurlar Devlet Memuru değil, iktidar memuru olmaya zorlanacaktır. Olmayanlar “Gözünün üstünde kaşın var” bahanesiyle ve uydurma sebeplerle işten atılacaklardır. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununda yapılacak değişiklik ile bu taslağın içerisine sızan Şeytani düzenlemeler ile iktidarı elinde bulunduranlar ile memurlar arasındaki ilişki “Ya benden olursun, ya da ölürsün” düzeyine getirilmiş olacaktır. Hükümet ile memur sendikaları arasında mutabakata varılan konular ayrı bir kanun tasarısı olarak yürürlüğe koyulmalıdır. 657 sayılı yasanın özüne dokunan, keyfi uygulamalara açık değişiklikleri kabul etmemiz mümkün değildir. Memurun onuru ile oynayan, iş güvencesini elinden almaya yönelik böyle bir düzenlemeyi Türk Enerji-Sen Ege Şubesi üyeleri olarak bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Bu kanunun yasalaşması halinde iptal edilmesi ve yargıya taşınması için Genel Merkezimizin gerekeni yapacağına inanıyoruz. Bu insanlık dışı uygulamaların iptali için; iç hukuk yollarının tükenmesi halinde AİHM’e götürmek dahil her türlü hukuki yolu bireysel olarak da deneyeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Tüm kamu çalışanı arkadaşlarımı; haklı taleplerimizin arasına serpiştirilmiş bu şeytani tuzaklara karşı uyanık olmaya ve 657 sayılı yasada yapılmak istenen düzenlemeye karşı çıkmaya davet ediyorum. 17.06.2010
Recep ÇAKMAK Türk Enerji-Sen Ege Şube Başkanı
0 yorum:
Yorum Gönder
Değerli ziyaretçilerimiz sitemizde yorumlarınızın yayınlanabilmesi için yapılan yorumların konu ne olursa olsun hakaret veya beddua içermemesi gerekmektedir. Bu tarz söylemler cevap hakkı doğurmakta sitemizi zan altında bırakmaktadır. Kesinlikle hakaret veya beddua içeren yorumlar yayınlanmıyacaktır. Yorum yayınlanma süresi 1 saat ile 1 gün arasında değişmektedir.